Charles Bukowski Sözleri ve Alıntıları
Kimseyi değiştiremesin hayatta. Ve kimse için de değişmemelisin. Kimliğini kaybettiğin an, yaşamını çöpe attın demektir. (Ekmek Arası)
Bir odanın kapısını kapatıp yalnız kalmak,her zaman hayatımın en güzel şeylerinden biri olmuştur. (Kadınlar)
Hıçkırarak ağlayan bir kadının gözyaşları, ağlatan adamın başına geleceklerinin altına atılacak imzadır. (Kadınlar)
Her şeyden korkuyorum. İnsanlardan, binalardan, şeylerden, her şeyden. En çok insanlardan. (Kasabanın En Güzel Kızı)
Niyetim seni rahatsız etmek değil. Bazen kısa devre yapıyorum. (Pis Moruğun Notları)
Üşengeç değilsin, sadece mutsuzsun ve mutsuz insanlar yorgun olur, hiçbir şey yapmak istemezler. (Pis Moruğun Notları)
Yaşamak ölmekten daha çok cesaret gerektirir bazen. (Bana Aşkını Getir)
Ve öyle yorgunum ki suratıma baktıklarında kendilerinden nefret ettiğimi anlıyorlar ve sonra benden nefret edip öldürmek istiyorlar ama öldürmüyorlar. (Suda Yan Ateşte Boğul)
Neye inanırsan inan, seni mutlu etmiyorsa yanlıştır. (Bir Tek Ben miyim Böyle Yaşayan?)
Ama bir insan mahvolduğunda her zaman bir nedeni var mıdır? (Gece Çılgın Ayak Sesleriyle Yırtıldı)
İnsanlar adaletsizliği sadece kendi başlarına gelince düşünüyorlar. (Ekmek Arası)
İnsanlardan uzak durarak kendime avantaj sağladığımı düşünüyorum. (Kaptan Yemeğe Çıktı ve Tayfalar Gemiyi Ele Geçirdi)
Tek istediğim yatağa girmek, gözlerimi kapatmak ve sonsuza dek uyumak. (Bir Tek Ben miyim Böyle Yaşayan?)
İyi bir kadının karşınıza çıkmasını beklemeyin çünkü iyi kadın diye bir şey yoktur. (Kadınlar)
Dibe vurduğunu sanıp bir dip daha olduğunu keşfedebiliyordu insan. (Sıradan Delilik Öyküleri)
Yalnızlıkla beslenen biriydim; yalnızlığımı alırsanız yemeğimi ve suyumu almış kadar olursunuz. (Factotum)
İstedikleri buydu demek: yalanlar. Harikulade yalanlar. Buna ihtiyaçları vardı. İnsanlar ahmaktılar. (Ekmek Arası)
Çiçekler ölüler için değildir, ölülerin çiçeğe ihtiyaçları yoktur. (Factotum)
Savaşlara, enflasyona, işsizliğe, hava kirliliğine ve başkanlara rağmen bir yıl daha hayatta kalmayı başardık. (Kadınlar)
Hep aynıdır. Her zaman diğerini çok arzulayan biri ve diğerini yeterince arzulamayan biri vardır. Yeterince arzulamayan ilişkiyi kontrol eder. Yeterince arzulamayan oyundan sıkıldığında da ilişki biter. (Çanlar Kimse İçin Çalmıyor)
Başkalarını çözmeye çalıştıkça kendimi düğümlemişim, haberim yok. (Ekmek Arası)
İnsanlar bazen kendimi aptal gibi hissetmeme neden olurlar; mantıklı bulduğum bir laf ederim ve bana lafımın ardındaki mantığı yerle bir eden bir şey söylerler ve ben karşılık veremem. (Kahramanın Yokluğu)
Salaksın sen, dedi. Öyleydim galiba. (Alaycı Kuş Bana Şans Dile)
Size zaman ayırmayan birine, asla kendinizi harcatmayın. (Pis Moruğun Notları)
Sabah uyanıp ayağa kalkabilmek bile bir tür başarı sayılmalıydı bu hayat koşullarında. (Pulp)
Bazı insanlar kendi kendine iyileşmek zorundadır. Kimseye yardıma ihtiyaçları olduğunu anlatmazlar, belli etmezler. (Pis Moruğun Notları)
Hiç şüphesiz yaptığım en doğru şey; kendini vazgeçilmez sanan insanlardan uzaklaşmam oldu! (Ekmek Arası)
İnsanların hiçbir türünden haz etmem. (İlham Perisine Oynamak)
Şu anda benim ödediğim vergiyle Asya’da açlık çeken insanları bombalıyorlar. (Alaycı Kuş Bana Şans Dile)
Kadın her zaman erkeğin özünü bulmak, onu evcilleştirmek, yoğurmak ister; bilge erkek kadına özünü asla göstermez. (Pis Moruğun Notları – 2)
Ne kadar kolay yitiyor her şey. Hiçbir şeye sonsuza dek sahip olamıyorsunuz. (Bir Tek Ben miyim Böyle Yaşayan?)
Hâlâ bilmiyorum kendimle ne yapacağımı. (İlham Perisine Oynamak)
Bir şeyler biliyormuş gibi görünüyordum, ama yalandı, sahteydim ve insanın birden sahte olduğunu hissetmesinden daha kötü hiçbir şey yoktur dünyada. (İlham Perisine Oynamak)
Kedilerimi seyretmek iyi gelir bana, içimi serinletir. Onların yanında kendimi iyi hissederim. İnsan dolu bir odaya sokmayın beni yeter. (Kaptan Yemeğe Çıktı ve Tayfalar Gemiyi Ele Geçirdi)
Beni sizi anlamak zorunda bırakmayın. Daha önemli işlerim var. (Ben Makul Bir Adamım)
Neden herkes bu kadar salak! (İlham Perisine Oynamak)
Perdeleri çekilmiş bir odada tek başıma oturmak istiyorum. (Kadınlar)
Başkalarını çözmeye çalıştıkça kendimi düğümlemişim, haberim yok. (Ekmek Arası)
Kadınlar soğumuşsa, unut gitsin. (Kadınlar)
İyilik bazen cehennemin ortasında da çıkabilir insanın karşısına. (Kadınlar)
İyi kadınlar; onları tanımadan önce anlamak, üzerinde düşünmek, tasarlayabilmek kolay mıydı? Bu yüzden onları elimden geldiği kadar keşfetmeye çalıştım ve bunu yaparken içlerinde insanı buldum. (Kadınlar)
İlgi duymuyordum. Hiçbir şeye ilgi duymuyordum. Nasıl kaçabileceğime dair hiç bir fikrim yoktu. Diğerleri yaşamdan tat alıyorlardı hiç olmazsa. Benim anlamadığım bir şeyi anlamışlardı sanki. Bende bir eksiklik vardı belki de. Mümkündü. Sık sık aşağılık duygusuna kapılırdım. Onlardan uzak olmak istiyordum. Gidecek yerim yoktu ama. İntihar? Tanrım, çaba gerektiriyordu. Beş yıl uyumak istiyordum ama izin vermezlerdi. (Ekmek Arası)
Bazen yanlış nedenlerden ötürü sevilir. Ya da yanlış nedenlerden ötürü Nefret edilir ya da hak etmediğin halde övülürsün. (En Kısa Andır Mucize)
Azim yok sende, hırs yok. Hayatla nasıl baş edeceksin? (Factotum)
İnsan ırkıyla bağım giderek zayıfladı. Hiçbir şeyi dikkate almıyorlardı, sadece kabulleniyorlardı. (Çanlar Kimse İçin Çalmıyor)
Mutlu insan yok mu?”
“Mutluymuş gibi yapan çok insan var.”
“Neden?”
“Çünkü utanıyorlar, korkuyorlar, itiraf edecek cesaretleri
yok.”
“Sen korkuyor musun?”
“Ben sadece sana itiraf edebilecek kadar cesurum…” (Sıradan Delilik Öyküleri)
İşin delirtici yanı tek bir mermi bile sıkmadan canlarımızı alıyor olmaları, para babalarının şişko oğulları Beverly Hills’de on dört yaşında kızların ırzlarına geçerken ben bir yerlerde asgari ücretle belimi kırıyordum. (Pis Moruğun Notları)
Çirkin yüzlerin arasında doğmuşum. Bir kadın daha kaybetmeye doğmuşum. (Bir Tek Ben miyim Böyle Yaşayan?)
Bir dokunuşla insanı ihya edebilir ya da dokundukları her şeyi öldürebilirler ve ben ölüyorum, ama henüz ölmedim. (Kimse Bilmez Ne Çektiğimi)
Geri zekâlı olduğumu okul bahçesinde öğrenmiştim ilk kez. (Factotum)
Güvensiz kalplerimizi, karaktersiz insanlara borçluyuz. (Pis Moruğun Notları)
Para ancak iki şekilde sorun teşkil eder: çok fazla ya da çok azsa. (Kaptan Yemeğe Çıktı ve Tayfalar Gemiyi Ele Geçirdi)
Neden hep kötü ile daha kötü arasındaydı seçimlerimiz? (Ekmek Arası)
Çoğu insan ölüme hazır değildir, ne kendi ölümlerine ne de başkalarının. Şoka girerler, ödleri patlar, beklenmedik bir sürprizdir ölüm onlar için. Olmamalı oysa. Ben ölümü sol cebimde taşırım. (Kaptan Yemeğe Çıktı ve Tayfalar Gemiyi Ele Geçirdi)
Kadınların hoşlandıkları tür erkeklerden değilim. Kadınlarla hoş sohbet olmak gerekir. Hiç beceremem. (Factotum)
Kendini beğenmiş insanlar her soruya bir çuval cevap ve öğütle karşılık verir. (Sıradan Delilik Öyküleri)
Çok sevmem ben insanları. Ne kadar uzak olursam o kadar iyi. (Kaptan Yemeğe Çıktı ve Tayfalar Gemiyi Ele Geçirdi)
Salaktım. Ama salaklığımda bile tam bir salak olmadığımın farkındaydım. (Kaptan Yemeğe Çıktı ve Tayfalar Gemiyi Ele Geçirdi)
Ben bir dahiyim ama bunu benden başka bilen yok. (Factotum)
Erkeklerle kadınların birbirlerine ettikleri insanın idrak gücünü aşıyordu. (Sıcak Su Müziği)
Topluma uyum sağlayamadım nedense. İnsanlardan hoşlanmıyorum.Toplumun bir parçası olma isteği duymuyorum, ait değilim, gayem yok. (Sıcak Su Müziği)
İyi savaşlar veya kötü savaşlar yoktur. Savaşta kötü olan tek şey kaybetmektir. (Ekmek Arası)
Herkes her şeyi biliyordu; benimse hiçbir boktan haberim yoktu. (Kaptan Yemeğe Çıktı ve Tayfalar Gemiyi Ele Geçirdi)
Sevdiğiniz insanların burcunu, parfümünü biliyorsunuz ama korkularından, pişmanlıklarından, hayal kırıklıklarından haberiniz yok. (En Kısa Andır Mucize)
Hayat bazen güzel olabiliyor. Ama bu biraz da size bağlı. (Kaptan Yemeğe Çıktı ve Tayfalar Gemiyi Ele Geçirdi)
Deli değilim ama aklımın başımda olduğu da söylenemez. (Kaptan Yemeğe Çıktı ve Tayfalar Gemiyi Ele Geçirdi)
Geri zekalının cesareti değil, düşünebilen kişinin cesareti önemlidir. (Pis Moruğun Notları)
Toplumdaki geri zekalıların geri zekalı olduklarını idrak edemeyip onları koruyacak birileri daima vardır. Bunu idrak edememelerinin nedeni kendilerinin de geri zekalı olmalarıdır. (Kaptan Yemeğe Çıktı ve Tayfalar Gemiyi Ele Geçirdi)
Hayat öyle bir şeydir ki; doğarken neden ağladığını yaşarken fark ettirir. (Pis Moruğun Notları – 2)
Kitaplar yumuşatıyordu insanı. Kitabını bırakıp sokağa çıktığında kitapların sana söz etmedikleri şeyler bilmek zorundaydın. (Ekmek Arası)
Sevmeyi falan değil, yalnızlığı öğren. Çünkü zor zamanlarda, en çok ona ihtiyacın olacak. (Ölüler Böyle Sever)
Samimiyetle söylüyorum, yaşam beni dehşete düşürüyordu. (Factotum)
Her gün bir şey öğrenir iki şey unuturum. (Kahramanın Yokluğu)
Nefret ettiğiniz insanlarla iyi geçinme çabasına siz medeniyet diyorsunuz. Ben sahtekârlık diyorum. (Ekmek Arası)
Benim onda dokuzum ölü, ama yaşayan onda birimi silah gibi kullanırım. (Pis Moruğun Notları)
Charles Bukowski Sözleri ve Alıntıları
Özlü Sözler
Heinrich Karl Bukowski (d. 16 Ağustos 1920, Andernach, Almanya – ö. 9 Mart 1994, San Pedro, Kaliforniya’da)
Yorum Yaz
Bir yorum yazmak için giriş yapmalısınız.