Victor Hugo Sözleri

Victor Hugo Sözleri ve Alıntıları

En karanlık gece bile sona erer ve güneş tekrar doğar.

Ama şiirden bahsetmek, neredeyse senden bahsetmek gibi (Nişanlıya Mektuplar 1820-1822).

Seni yaşamdan çok sevdiğimi söylesem, bu senin için büyük bir şey ifade etmezdi, çünkü bildiğin gibi, yaşamaya çok hevesli biri değilim (Nişanlıya Mektuplar 1820-1822).

Sadece bedenleri, şekilleri, görüntüleri sevenlere ne yazık! Ölüm her şeyi yok edecek. Ruhları sevmeyi deneyin, onlara yeniden kavuşursunuz (Sefiller).

Uygulanmamış düşünceler de, az ya da çok, sesli kelimelerin bir araya gelmesinden başka bir şey değildir (Nişanlıya Mektuplar 1820-1822).

Yolda çok yoksul ama âşık bir gence rastladım. Ayakkabılarına su, ruhuna yıldızlar doluyordu (Sefiller).

Ölmek dert değil, esas korkunç olan yaşamamak (Sefiller).

Karnı toktu ama kalbi açtı (Sefiller).

İnsanlar arasında hayvan soyundan kimselere rastlamak pek de zor değil (Nişanlıya Mektuplar 1820-1822).

Budala insanların söylediklerine, çevrendeki küçük beyinlerin düşündüklerine takılıp kalma; kendi içine yönel, kendini dinle (Nişanlıya Mektuplar 1820-1822).

İnsanların hepsi belirsiz bir süre için ertelenen ölüm cezasına mahkûmdurlar (Bir İdam Mahkumunun Son Günü).

İnsan davranışları iki yönlüdür. Sende göklere çıkartılan bir şey için beni yerden yere vururlar (Notre Dame’ın Kamburu).

Kalabalıklar daima tehlikelidir! İçlerinde mutlaka ruhlarını ucuza satan alçaklar bulunur (Sefiller).

Oysa yüreğimde cenneti taşıyordum (Bir İdam Mahkumunun Son Günü).

En çokta yağmur yağdığında seviyorum bu şehri herkesin yüzü ıslak başı öne eğik sanki herkes suçunu kabullenmiş gibi (Sefiller).

Bir kadın bazen vicdan demektir (Bir İdam Mahkumunun Son Günü).

Ve büyük yalnızlığımın, derin acımın içinde, beni hâlâ neşelendiren tek şey onu düşünmek (Nişanlıya Mektuplar 1820-1822).

Ne yana baksam, kendimi yapayalnız görüyorum (Nişanlıya Mektuplar 1820-1822).

Asalakların hüküm sürdüğü zamana denk geldik (Gülen Adam).

Sevilmek ne ulvi bir şey! Ondan daha ulvi olan ise sevmek! Yürek tutkuyla yücelir (Sefiller).

Ben düşmanın bile mert olanını severim (Sefiller).

Mutluluğun olduğu yerde merhamet de vardır (Sefiller).

İyiliğin hizmetkârı inançsız olmaz. Ateist bir önder insanlığı kötülüğe yönlendirir (Sefiller).

Zaman kördür, insansa ahmaktır (Notre Dame’ın Kamburu).

Toplumsal ahlakın her geçen gün çöktüğünü kabul etmeliyiz (Bir İdam Mahkumunun Son Günü).

Birine iyilik yapmak için onun sizi tanıması gerekmez (Sefiller).

İnsan içinde bulunduğu umutsuz koşullarda bazen bir zinciri bir saç teliyle koparabileceğini sanır (Bir İdam Mahkumunun Son Günü).

İnsanların hepsi meçhul bir nedenden dolayı ölüme mahkumdur (Bir İdam Mahkumunun Son Günü).

On dört yaşındayken, bir parça ekmek çaldım. Bu yüzden beni zindana attılar, ama altı ay bedava ekmek verdiler. Hayatın adaleti budur (Sefiller).

Yaşamın sonuna gelindiğinde ölmek, gitmek anlamına gelir; yaşamın başlangıcında gitmek ise ölmek demektir (Sefiller).

Zalimlerin çarkı, cahillerin çalışmayan kafalarıyla döner (Sefiller).

Oysa ruhsal acının yanında bedensel acı bir hiç kalır (Bir İdam Mahkumunun Son Günü)!

Odun idim, ateş oldum (Sefiller)!

Ses yüksekten gelince kimse ayırt etmez ki konuşulan lisanı (Hernani).

Heyecanlı günlerin gecesinde, insanın uykusu kaçar (Sefiller).

Yaradılışın bir kanunudur ki yüksek ruhlar, yüksek ruhlardan, alçak ruhlarda alçak ruhlardan hoşlanır (Sefiller).

Küçük bir başarısızlık büyük bir cesareti alt edemez (Nişanlıya Mektuplar 1820-1822).

Umutsuzluğun insanın içini donduran bir yanı vardır (Sefiller).

Hizmetçinin efendisine ihaneti merakla başlar (Sefiller).

Bizler sessiz sakin insanlardık, hiçbir şeyi düşünmezdik (Bir İdam Mahkumunun Son Günü).

Doğrusu, fazla iyiydi. Bu kadar mükemmel adamların geçmişi hep karışık olur (Sefiller).

Yalnızlık, insanları ya yetenekli ya da ahmak kılar (Deniz İşçileri).

Namuslu adamın sözü kanun gibidir (Sefiller).

Geçmişlerinde utanç verici bir suçu bulunanlar arkalarına bakmazlar Çünkü Kara talihlerinin onları takip ettiğini çok iyi bilirler (Sefiller).

İyi olmak çok kolay, önemli olan adil davranabilmek (Sefiller).

İnsan insanın canavarıdır (Notre Dame’ın Kamburu).

Oysa yüreğimde cenneti taşıyordum (Bir İdam Mahkumunun Son Günü).

Sevdiğim gibi sevilseydim ne mutlu olurdum (Nişanlıya Mektuplar 1820-1822)!

Adalet vicdanınızın sesini dinlemektir (Sefiller).

Hala bu kadar saçmalayabiliyorsak, dünyada her şey bitmiş denemez (Sefiller).

Yalan zeka işidir, dürüstlük ise cesaret. Eğer zekan yetmiyorsa yalan söyleme, cesaretini kullanıp dürüst olmayı dene (Sefiller).

Bilgilendiğinizde ve sevdiğinizde daha fazla acı çekersiniz. Gün gözyaşlarıyla doğar (Sefiller).

Bir günlük mutluluk, mutsuz bir yaşamdan çok daha değerlidir! (Nişanlıya Mektuplar 1820-1822)

Hayattaki en güzel mutluluk sevildiğinden emin olmaktır. (Sefiller)

Aşk bir ağaç gibidir: Kendiliğinden yetişir, kökleriyle tüm benliğimizin derinliklerini sarar ve yıkıntı halindeki bir yürekte yeşermeye devam eder. (Notre Dame’ın Kamburu)

Bizi aşağı çeken hep en yakın dostlarımız değil midir? (Notre Dame’ın Kamburu)

Kadınların içgüdüleri erkeklerin zekasından daha çabuk harekete geçip tepki verir. (Notre Dame’ın Kamburu)

İnsan yüreği umutsuzluğa ancak belli ölçüde katlanabilir. (Notre Dame’ın Kamburu)

Anneler çocukları arasında sıklıkla kendilerine en fazla acı çektireni sever. (Notre Dame’ın Kamburu)

Sevmek ya da sevmiş olmak, bir hayata yeter. Başka bir şey dilemeyin. Hayatın karanlık yollarında başka kapı aramayın. Sevmek eksiksiz olmaktır. (Sefiller)

Kadınların saygı gördükleri yerde, ilahi güçler mutludur; kadınların hor görüldükleri yerde, Tanrı’ya dua etmek bir işe yaramaz. (Notre Dame’ın Kamburu)

Bazı kişiler sadece konuşma ihtiyaçlarını tatmin etmek için kötülük yaparlar. Konuşmaları, salonlardaki sohbetleri, bekleme odalarındaki gevezelikleri odunu çabuk tüketen sobalara benzer; onlara çok yakacak gerekir ve yakacak malzemeleri de çevrelerindeki insanlardır. (Sefiller)

Tutucu, taşlaşmış ya da ahlakını parayla bozmuş ırklar, uygarlığa engel olur. (Sefiller)

İnsanın bir düşüncesi varsa her yaptığında onu bulursunuz. (Notre Dame’ın Kamburu)

Acının aşırısı da, sevincin aşırısı gibi, yaman ama kısa süren bir şeydir. İnsan yüreği uç bir duyguyu uzun zaman taşıyamaz. (Notre Dame’ın Kamburu)

Bilirsiniz, ruhu mahveden daima bedendir. (Notre Dame’ın Kamburu)

Her şeyi mahveden, devrin o lanet olası yeni icatlarıdır. (Notre Dame’ın Kamburu)

Bütün kötü düşünceler amansızdır, gerçeğe dönüşmek ister. (Notre Dame’ın Kamburu)

Sadece bedenleri, şekilleri, görüntüleri sevenlere yazıklar olsun. Ölüm herşeyi ondan çekip alacaktır. Ruhları sevin, sevin ki ölümün ötesinde bile ona kavuşasınız. (Sefiller)

Gelişimi eksik kalmış bir bedenin içinde ruhun dumura uğrayacağı bellidir. (Notre Dame’ın Kamburu)

Yarınlar hep güzel olacak denir. Oysa bugünler, dünün yarınları değil midir? (Bir İdam Mahkûmunun Son Günü)

Çocukların öldüğünü görmekten daha hüzünlü olanı onların sefil bir yaşam sürmelerine tanık olmaktır. (Sefiller)

Yalan, şeytanın yüzüdür. İblis’in iki adı vardır: Biri İblis, öbürü Yalan. (Sefiller)

Ben zindanı içimde taşıyorum, içim kışla, buzla, umutsuzlukla dolu, ruhum karanlık. (Notre Dame’ın Kamburu)

Victor Hugo Sözleri ve Alıntıları
Özlü Sözler
Victor Marie Hugo (d. 26 Şubat 1802, Besançon, Fransa – ö. 22 Mayıs 1885, Paris, Fransa), Romantik akıma bağlı Fransız şair, romancı ve oyun yazarı.