Şiir

Nurullah Genç – Söylenmemesi Gerekenin Şiiri

Nurullah Genç - Söylenmemesi Gerekenin Şiiri

Nurullah Genç – Söylenmemesi Gerekenin Şiiri

Kırılsa da baharı bekleyen pencereler,
Akrebin gözlerinden geçse de dehlizlerim
Simsiyah bulutların arasından ansızın
Çatlayan yüreğime koydu susuzluğunu.

Gündüzümde ışığı, gecemde hilâli var.
Evimin tenhâsında büyüyen melâli var.
Gemilerde aradım yüzünün görkemini
Martılarla yoruldum, tayfalarla vuruldum.
Hüznü avutuyorum bir liman köşesinde
Nefesini gizlemiş dalgaların sesinde.

Fırtınalar diner mi ulaşmadan sahile?
Hayalin bozkırında kurtkapanıydı ömrüm.
Nasıl da bir başıma kopardım dikenleri,
Nasıl da acımasız köprülerde yürüdüm.
Uzaktan gülümseyip deniz fenerlerine,
Sonunda mahkûm olup kapandım ellerine.

Vurgun yemiş denizin dibinde volkandır aşk
Yaslı bir muammayı öğretir balıklara.
Balıklar derde düşen âşığı avuturlar.
Âşık ölünce kuşlar uçmayı unuturlar.
Güneşle buluşmayı göze alan, derinde,
Yağmur yüklü bir ömür paylaşır göklerinde.
Eleğim sağma renkler düşürünce şehrâyin
Başlamalı yeniden içimizde bir âyin.

Nefesimde rüzgârın gölgesidir dağılan
Kanımda gözlerinin hasretidir boğulan
Melekler en çâresiz ânımda buldu beni
Gaflet şarâbı içtim, âşikâr kıldı beni
Baykuşlar dahi mutlu bu habersiz dönüşten
Hangi yokuş daha yâr olabilir inişten

Desturun var mı diye dururken eşiğinde
Bizim olan bir kalbi bulsaydım beşiğinde
Biliyorum, yalnızlık ekecekler bahçeme
Bu nehir yine sarhoş akar mıydı ülkemden
Biliyorum, yağmurda yürüyecek kötürüm
Bir deprem ortasında yıkılır mıydı beden

Âh, ölüm habercisi beyaz parıltılarım.
Âh, Azrâil çağıran çizgileri yüzümün.
Âh, paslanan kılıcın dudağında sönen mum
Âh, yolcuyu hüsranla buluşturan uçurum.
Kim bilir kelebeğin kanadından bakanı,
Kim bilir baldıranda misk ü amber kokanı?

Baharda yağmur olur yüreğim, güzün sarı
Yakamozlar içinde kışın kar tanesidir
Derinden baktığında eritir aynaları
Bana binlerce yılın ıstırâbıdır gelen
Bana dönmez yüzünü efsaneler güzeli
Hayal kırıklığıdır avucuma dökülen.

Âh bir tutunabilsem burçlarına güneşin
Sessiz yürüyebilsem zifirî gecelerde.
Âh, küçük bir vatanım olsa kalbinde senin
Kollarında vuslatı yudumlasak evrenin.

Titrek bir suskunluğun nidâsıydı târihim.
Senin olsun otağım, varım yoğum, tâlihim.
Susmalı ayrılığın uğursuz puhuları
Yıkılmalı hayatı küçümseyen köprüler.
Âh, îdam fermanıyla yargılanan tanyeri
Âh, bir gülün, içimde kımıldayan elleri
Neden solsun bir çölün kumlarında şakâyık
Sana tahtım da lâyık, bil ki, bahtım da lâyık.

 
Nurullah Genç


Nurullah Genç – Söylenmemesi Gerekenin Şiiri

Aşk Şiirleri, Şiir
Nurullah Genç Şiirleri

Yorum Yaz